Her bitkinin poleni biraz değişik bir yapı ve ölçüye sahiptir.
Polenler ortalama bir milimetrenin 20’de biri kadar büyüklükte olup yüksek oranda allerjenik proteinler içermektedir. Bitkiler polenlerini birbirlerine rüzgarla ya da çeşitli böcekler yoluyla iletirler. Rüzgarla iletilen polenler çok daha etkili allerjenler olup geniş bir alana yayılabilirler.
Fazla gösterişi olmayan çalı ve çimen polenleri bu gruptandır. Böcekler vasıtasıyla yayılan polenler ise genellikle güzel görünümlü, renkli ve güzel kokulu çiçeklerden salınırlar ve allerji hastalıklarında önemi çok azdır.
Genç nüfusun yaklaşık yüzde10-15’i polen allerjiktir. Polen alerjisi başka bir deyişle bir gençlik dönemi hastalığıdır. Ortalama 10-15 polen mevsimi sonrası kendiliğinden azalmakta ve geçmektedir. Polen alerjisi aslında bağışıklık yani koruma sistemlerinin çok iyi çalıştığının göstergesidir. Hapşırık ve nezle korunmaya yönelik reaksiyonlardır. Orta ve ileri yaşlarda devam etmesi enderdir. İleri yaşlarda tedavisiz kalması kalp hastalıkları ve infarktüs açısından risk olarak kabul edilmektedir.